Cumartesi, Aralık 01, 2007

ŞAİRANE BİR ŞÜKÜR


Nail olduğumuz nimetlere,ikram ve ihsanlara şükürden aciz olduğumuz,ve maalesef nakıs olduğumuz (şahsım için)aşikar.Şuna şükür ki;acz, kusur ve noksanımızın (gereğini yapmasak ta)farkındayız.

İlk defa üniversite yıllarında okuyup,zaman zaman zevk ve şevkle okuduğum,merhum Faruk Nafiz Çamlıbel'in şiirini bu manada,sizlerle de buradan paylaşmak istedim.


HAMD-U SENA

Ne var ki mevcûd ise âlemde, güzel, doğru, iyi;
Arayan fikri, bulan ruhu, seven sevgiliyi
Bize bahşetmiş olan Hazret-i Rahmân'a şükür.

O büyük Rabb'e şükürler ki, ayak bastığımız
Yeri halketti barınsın diyerek varlığımız;
Ve yer üstünde hayâlin cereyânınca uzun,

O büyük Rab ki, ışıklar yakıyor göklerde,
Lûtfunun feyzini, görsün diye insan yerde;
En büyük nîmete hamd, en küçük ihsâna şükür.

O büyük Rab ki, ufuklar boyu nîmetlerini,
Hüsn ü an, reng ü füsun, aşk ü cünûn mahşerini
Gayr-ı kâfi görerek sevdiği biz kullarına
Şimdiden vâdediyor başka bir âlem yarına;
Mâ-i Tesnîm'e şükür, Ravza-i Rıdvân'a şükür.

O ki, sedâsına yandıkça bütün mahlûkat,
Arş-ı Alâ'da Ezel kasrına çıkmış yedi kat,
Geriyor hüsn-i ilâhîsine atlas perde...
En güzel vuslatı tattırmak için mahşerde
Bize, gündüz gece, zehrettiği hicrâna şükür.

Etiketler: ,

1 Yorum:

Anonymous Adsız dedi ki...

Rabbim mazhar olduğunuz nimetlerin şükrünü en güzel şekilde yapabilmenizi ve şükre vesile olacak nice nimetlere ermenizi nasip etsin dilerim.

6:54 ÖS  

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa